KARAALİ R. (Yürütücü), SALTOĞLU N., BALKAN İ. İ., DAŞDEMİR F. O., KOCAZEYBEK B. S., CAN G., et al.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, BAP Araştırma Projesi, 2022 - 2023
| Koronavirüs hastalığı 2019 (COVID-19) pandemisi, tüm dünyada sağlık sistemlerini olumsuz yönde etkilemiş ve hastalık yükü getirmiştir. Pandemi ile mücadelede; el hijyeni, fiziki mesafe ve hijyen kurallarına uyum halen geçerli olsa da en etkili yol kitlesel aşılamadır. Ancak, iki yılı aşan bu süreç içerisinde SARS-CoV-2’nin artan bulaşıcılık ve nötralize edici antikorlardan kaçış mekanizmalarına sahip yeni varyantların ortaya çıkması nedeniyle mevcut COVID-19 aşılarının etkinliği azalmıştır. Bununla birlikte, zaman içerisinde COVID-19 aşısı olan bireylerde antikor yanıtının azaldığı da görülmektedir. Bu kapsamda, Türkiye başta olmak üzere birçok ülke booster doz aşı uygulamasına geçmiştir. İnaktif aşılama sonrası booster olarak mRNA aşısınının immünojenisitesine ilişkin veriler oldukça az olmakla birlikte, heterolog yada homolog aşılamayı takiben hümoral yanıtların belirlenmesi hem azalan humoral bağışıklığa karşı yanıtın değerlendirilmesi hem de booster doz uygulama sürelerinin değerlendirilmesi açısından oldukça önemlidir. Bu doğrultuda çalışmamızda primer olarak iki doz COVID-19 aşısı olan ve BNT162b2 booster doz sonrası kan örnekleri alanarak, aşı profilleri sınıflandırılacaktır. Farklı aşı profiline sahip olan kan örneklerinde humoral immünite değerlendirilmesi yapılacaktır. Humoral immüniteye yönelik, RBD/S1 proteinine özgü IgG antikor titreleri saptanarak değerlendirilecektir. |